E-Kitaplar Bedava Olabilir, Yeni E-Kitap Stratejileri Geliştirilmeli

Tablet cihazlar konusunda araştırma kurgulanırken neyi ölçmeliyiz? Hangi veri bizim için önemli diye araştırıyordum. O dönemde okuduğum bir makale tablet cihazların kitap ve dergi yerine dijital bir alternatif olarak geçeceğinden ve bugüne kadar mecazen kullandığımız cebimizdeki veri şu kadar bin kitap eder sözünün artık gerçek anlamda kullanılacağını anlatıyordu. Gerçekten de cebimizde taşıdığımız cihazlar okuma mecralarına dönüşüyordu. Araştırmanın içine dijital yayıncılığı ve sunduğu yepyeni reklam mecrasını ölçümlemeyi de koydum.

Buradan başka bir noktaya daha geldim. Dergi ve kitaplar dijitalleşiyordu ve dijital mecralar ses, görüntü ve yazı formatının en çok birbirini içine girerek yakınsama çağının temel oyuncuları oluyordu. Ortam böyle olunca bu mecrada reklam farklı formatlarda uygulanabiliyordu. Kitabı okurken dijital sayfa aralarına reklam koymak, reklamın içerikle, okuyanın bulunduğu coğrafi bölge, okuyanın Facebook arkadaşlarının beğenileriyle ve diğer platformlarda beğendiği ve yorum yaptığı ürünlerle ilgili olması, reklamın bilinen görsel + mesaj kurgusunun ötesinde kişiselleştirilmiş bir tanıtım aracı olarak kullanma ortamı sunuyordu.

Tablet araştırmasını yaparken katılımcılara okuma alışkanlıkları, dergi ve kitapları satın alma oranlarını, dijital yayıncılığa bakış açılarını ve dijital reklam görme karşılığında premium içeriğe ulaşma isteklerini ölçümledik. Tablet kullanıcılarının %70’den fazlası reklam görme karşılığında beğendikleri kitap ve dergilere ücretsiz ulaşmayı istiyor sonucuna ulaştık. Bu rakam önemli bir ihtiyacı ortaya koyuyor. Bununla birlikte yapılan mecraya özel reklam çalışmalarında etkileşim oranının %80‘lere çıktığını gördük. Banner’lar dünyasında bu rakam hayaldi. Diğer yandan yayıncılık sektörü yıllardır korsanla mücadele etmeye çalışıyor. Dijitale geçiş onlar içinde çözüm, çözümün de ötesinde fırsat olabilir. Reklam modelleri doğru kurgulandığında ürünün satış fiyatından daha büyük rakamlar reklam geliri olarak elde edilebilir. Böylece her üç taraf mutlu olur. Yayıncı yayının dağıtımında gelir elde ederken okuyucu ücretsiz içeriğe kavuşur. Reklam veren ise hedefli kitlesine ticari mesajını ulaştırır.

Son günlerde Turkcell ve TTNET e-kitap alanında atağa geçtiler.  Hem web siteleri üzerinde satışlara başladılar hem de mobil uygulamaları yayına girdi. Platformların detaylı incelemelerini başka yazıya bırakalım. Ama e-kitap’ın yaygınlaşması için büyük firmaların pazara girmesi önemli. Her iki platformun da öncelikle e-kitap nedir’i açıklaması da bu teknolojiyi bilmeyen ve yeni kullanmaya başlayacaklar için önemli bir adım olmuş. Heriki şirketi tebrik etmek gerekiyor. Bundan sonraki model ise reklamın bu mecrada aktif olarak ve her üç tarafın da (yayıncı, aracı ve okuyucu) kazanabileceği şekilde konumlandırılması gerekiyor.

Araştırmanın sonuçlarına dönmek gerekirse okuyucular reklam karşılığında içeriğe ulaşmaya razı. Yayıncılar uzun süredir korsanla mücadele ediyor. Uzun kuyruk sayesinde dijital kitaplar sınır tanımaksızın dağıtımı yapılabilir. Reklam dünyası yeni arayışlar içerisinde. Bu üç sektörün oyuncularının bir araya gelmesiyle daha verimli ortamlar oluşacaktır. Büyük oyuncular doğru hamle ile sektörü değiştirebilir, kurtarabilir.

Kamil Mehmet ÖZKAN