13.Yüzyıl, Yeni Medya ve Vatandaş Gazeteciliği
13. YY’da Orta Anadolu’da veya Uzak Asya’da yaşayan bir çiftçi ve ailesinin hayatını düşünün. Köyde veya dağda bir yerde kendilerine ayrılmış alanda çiftçilik yaparak geçinen bu iki ailenin ihtiyaç duyduğu en önemli bilgi vergi almak için devlet adamlarının ne zaman geleceği veya çıkılacak bir seferde artık yaşı gelmiş evin delikanlısını almaya askerlerin ne zaman geleceği olur herhalde. Günlük hayatta ise köyde birlikte yaşadıkları 20 civarındaki aile ve muhtemelen 1 günlük mesafedeki şehirlerde yaşanan gelişmeler, yönetim kademesindeki kişilerin içinde bulunduğu lüks hayatlar ve yaptıkları şatafatlı düğünler en büyük haber kaynağı olsa gerek. Ne Anadolu’nun ortalarında yaşamını sürdüren çiftçi için Çin’de meydana gelen felaketin bir önemi vardır, ne de Uzak Asya’da zar zor hayatta kalmak için çabalayan çiftçi ailenin Anadolu’yu istila ederek Kudüs’e doğru yol alan Haçlı Ordusunun yaptıklarıyla ilgili…
Zaman geçip insanlar çiftçiliği bırakıp sanayi devrimi ile şehirlere göç etmeye başlayınca her ne kadar büyük sülaleler küçülmeye başlayıp çekirdek aile yaşamı sürülmeye başlansa da insanlar yetersiz yerleşim yeri sonucu daha içiçe yaşamaya başladılar. Bu da şehirde meydana gelen bir haber köyle kıyaslandığında bin kat fazla bir kişiyi ilgilendirmeye başladı. İletişim çok gelişmişti ama hala sınırları vardı. İhtiyaçlar icatları doğurup elektrik teknolojisi gelişerek elektronik devreler haberleşmeyi havadan iletilen sinyaller haline çevirmeye başladığında artık hiçbirşey eskisi gibi değildi.
Yeni Medya Çağı ve sağladığı iletişim olanaklarından sadece bu sitede bile sayısız kez bahsettim. Artık hayatımızın bir parçası haline gelen bağlı servisleri kullanarak sadece severek okuduğumuz bir yazarın bizce güzel bir sözünü değil, aynı zamanda çevremizde olup biten tüm aksiyon ve durumları bildiyoruz. Kimilerimiz beğendiği bir restoranı binlerce takipçisi ile paylaşıp, dolup taşmasını sağlarken kimileri sokakta yürürken karşısına çıkan bir olayı ilgili birimlere verimli şekilde iletebilir hale geldi. Her an milyon/milyarlarca içerik paylaşılıyor. Ve bunun çok çok küçük kısmı medya şirketleri tarafından üretilmiş içerikler oluyor. Aslında vatandaş gazeteciliği, her an çevremizdeki olup biteni, düşüncelerimizi ve olmasını istediğimiz şeyleri paylaştığımız içerik yığınından farklı birşey değil. Sadece 18. slayyta yer alan noktalara dikkat çekmek gerekiyor.
13.YY’da yaşayan atalarımızın hayal bile edemeyeceği ayrıntılar birinden diğerine geçiş yapan gözlerimizi ayıramadığımız ekranlarda heran karşımıza çıkmaya devam ediyor. Şimdilerde ise cebimizdeyken bir süre kopuk kaldığımız o talihsiz (!) anları değerlendirmek için gözlüklerimizin içine entegre ettiğimiz ekranlarla yer kürede olup biten tüm detayları aktarmaya ve haberdar olmaya devam ediyoruz.
Kamil Mehmet ÖZKAN
No Comments