Neye Bağlandığına Dikkat!
Günümüzde hemen her yaştan bireyler (Gençlerde oran dramatik olarak artıyor) uyku haricinde geçirdikleri zamanın yarısını ekranlar karşısında geçiriyor. Bu ekran TV, bilgisayar, tablet ve elimizden düşmeyen akıllı telefonlar. Devamlı bağlı şekilde yaşıyoruz. Hayatımızda yavaştan yer edinmeye başlayan bağlı nesneleri de (internet of things) hesaba kattığımızda 24 saatimiz çok yakında bağlı olarak geçmeye başlayacak. Peki nereye ve nasıl bağlandığımıza hiç kafa yoruyor muyuz?
3 Kasım haftası Gençlik ve Spor Bakanlığı KYK bünyesinde yer alan yurtlarda öğrencilerle karşılıklı sohbet yapmak için sırasıyla Batman, Siirt ve Bingöl
Üniversitelerindeydim. Toplamda 6 konferansta internet ve teknoloji bağımlılığından bunu nasıl fırsata ve faydalı işlere dönüştürebiliriz konusunu tartıştık. Sevindirici olan konu sadece İstanbul’da değil Anadolu’da da bir çok bölgede üniversite öğrencileri devamlı yeni projeler geliştiryorlar ve buna meyilliler. Gittiğim üniversitelerde de durum aynıydı. Türk Telekom ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ortaklığı ile yurtlarda kalan öğrencilere sınırsız hızlı internet bağlantısı sunuyor. Burada öğrencinin yapması gereken tek şey bu fırsatları değerlendirerek fikirler oluşturmalı ve bu fikirleri hayata geçirmesi kalıyor.
Ana konularımızdan biri de “Karanlık Sularda Gezerken” adını verdiğim bölümdü. Bu bölümde hergün birçok ekrandan ve akıllı sensörlerle donatılmış cihazlardan veri üretiyoruz ve bu veriler bazı merkezlerde toplanıyor. Paylaştığımız her resim Facebook’un face.com’u satın almasından sonra entegre edip geliştirdiği yüz tanıma yazılımları tarafından kontrol ediliyor. 140 karakterlik bir tweet yaklaşık olarak 160 parametre’de tweet’i atan kişi hakkında veriyi paylaşıyor. Kullandığımız bileklikler hergün nerede, ne kadar adım attığımızdan uykumuzda ne kadar verimli uyuduğumuza dair verileri topluyor. Tüm bu toplanan veriler anlamlandırılarak hakkımızda gayet gerçekçi ve bizi bizden daha iyi tanıyacak şekilde verileri sunuyor. Bunları yazarken teknoloji kötüdür kullanmayın diye değil sadece farkındalık oluşturarak atacağımız adımları, kullanacağımız servisleri ve gizlilik ayarlarının ne kadar önemli olduğuna değindik.
Diğer taraftan daha öğrenciyken kendi markalarını nasıl oluşturabilirler, gelecekte büyük dönüşümlere sebep olacak 3 Boyutlu yazıcı teknolojisi ve nesnelerin interneti üzerine de detaylı olarak sohbet ettik. Yazılım ve tasarım yetkinliklerinin arttırılması ile nesneleri daha akıllı hale getirerek ve ürünleri evde tasarlayıp üreterek yeni ekonomiler, yeni fırsatlar doğuyor. Hem orada yaptığımız konferanslarda hem de diğer platformlarda her zaman dile getiriyorum. Fırsatlar hiç bir zaman bitmiyor. Sadece kişilerin kendilerini fırsatlara açık hale getirmesi gerekiyor.
6 Konferanslık Güneydoğu seyahati benim için çok keyifli bir deneyim oldu. Aynı zamanda bölgenin doğal güzelliklerini ilk kez gören biri olarak kendime de kızmadım değil. Bu konferanslara gitmeme vesile olan Selim Çavuş’a da çok teşekkür ediyorum.
No Comments