Büyük Dönüşüm’den Dijital Dönüşüm’e
Geçenlerde Linkedin’deki ünvan kısmında “Dijital Dönüşüm” alanında çok havalı bir ünvana sahip bir danışmanın paylaştığı postu okuyunca üzüldüm. Dijital dönüşümü kabaca bir web sitesi açarsın, dijital reklam verirsin seviyesine indirmişti. İşin kötüsü bunu yapan bir kişi değil şu an sektörde onlarca değil yüzlerce profesyonel çok havalı olan “Dijital Dönüşüm” kelimesi üzerinden para kazanıyor. Tıpkı zamanında “Yeni Medya” ve “Sosyal Medya” alanında olduğu gibi. Eski bir yazım aklıma geldi.
Sevgili Serdar Kuzuloğlu‘nun çok katıldığım bir tespitini burada tekrar dile getirmek istiyorum. Biz toplum olarak vasatın çok yaygın, vasat seviyesinin de çok düşük olduğu bir ortamda yaşamaya çalışıyoruz. Vasatlıktan ve toplumsal ataletten en kısa zamanda kurtulmayı ümit ediyorum. Ben bunun için elimden geleni yapıyorum. Siz de ümitsizliğe kapılmadan az da olsa çevrenize bunu yansıtın derim.
Konumuza dönecek olursak Dijital Dönüşüm dediğimiz kavramın tanımı her ay teknolojinin gelişmesi, alt yapı maliyetlerinin düşmesi ve işlemcilerin hızlanması ile birlikte yapay zekaların da akıllanması ile birlikte her ay gelişiyor, genişliyor ve değişiyor. Ama kabaca daha önce yeni ortam (medya) dediğimiz bu dönüşüm “medya” kelimesinin orjinalindeki “medium – ortam” yerine ülkemizdeki basın-yayın sektörüne yönelik yaygın kullanımından hep yanlış anlaşılmıştı. Dijital Dönüşüm de daha önce dijital web sitesi olmayan birinin web sitesi yapmasına indirgendi.
Oysa ki dijital dönüşümle sadece iletişim ve haberleşme kanallarında değil üretimden tüketime, gördüğümüzü anlamlandırmadan rüyalarımızı kaydetmeye kadar hayatımızda yer alan hemen her adımın tekrar tanımlamasını gerektiren, temel işleyişine etki eden bir süreçten geçiyoruz. Henüz tamamlanmış değil. Yarın sabah bambaşka bir yenilik ile tanımı daha da zenginleşecek bir süreç.Taşlar yerinden oynayalı çok oldu. Ve her gün oynamaya devam ediyor.
2015 yılının Ocak ayında dijital dönüşümle ilgili yazılarımı başka bir başlık altında, Büyük Dönüşüm olarak yazmaya başlamıştım. Hedefim 10 farklı sektörü, bu sektörlerin uğradığı dönüşümü ve temel dinamikleri bu başlık altında inceleyip bunu bir kitap haline getirmekti. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Son dönemde Türk Hava Yolları’ndaki sorumluluklarım genişleyince vakit bulamama mazeretim oldukça geçerlilik kazanmıştı. Neyse ki kurumsal hayata biraz ara vermeye karar verdim. Bazı konularda daha detaylı bakmaya, incelemeye ve üzerine kafa yormaya ihtiyacım vardı. Bir süredir kaldığım yerden kaynakları araştırmaya, dünyayı yakından takip etmeye çalışıyorum. Uzun ara verdiğim Büyük Dönüşüm web sitesini de daha aktif güncellemeye devam edeceğim. Dijital Dönüşüm kavramını, temellerini edindiğim bilgiler ışığında orada tartışmaya açacağım.
Son söz olarak Dijital Dönüşüm kavramı çok çok büyük bir kavram. Tıpkı Yeni Medya ve Sosyal Medya kavramları gibi. Bunun basit uygulamalar ve söylemlerle altını boşaltırsak toplum olarak pek çok konuda dünya ile rekabetten geri kalırız. Hali hazırda zaten yeterince önümüze geçmişlerken hiç birimiz geri kalmışlığı istemez diye düşünüyorum.
No Comments